Mustafa Kemal Atatürk’ü şükranla, özlemle andık

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu, bugünlerimizi borçlu olduğumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 78. yılında rahmet ile şükran ile andık, özlem ile aradık.

Ruhun şad olsun Atam, rahat uyu. Birileri “En büyük eserim” dediğin Cumhuriyet’i yok etme cüreti gösterse de emanetinin bekçileri olarak, değil yok etmek yan gözle bakanlara fırsat vermeyecektir.

Birileri, 15 Temmuz akşamı demokrasi ve milli iradeyi ortadan kaldırmak için darbe girişiminde bulunsalar da tek vücut, tek yürek, tek yumruk olan vatandaşlar hainlere haddini bildirecektir.

Dün Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 78. yılı için düzenlenen anma töreninde milli eğitim il müdür vekili Sadık Uysal’ın davudi sesi ile yaptığı konuşmayı nefesimi tutarak dinledim.

Cahit Elginkan Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan “Mustafa Kemal Atatürk’ün Hayatı” konulu program ile “Atatürk’e Sesleniş” adlı oratoryoyu keyifle izledim.

Ama “Atatürk’ün Sevdiği Türküler” olarak anons edilen ama hiç birisinin Mustafa Kemal’in sevdiği türkülerden olmamasını yadırgadım.

Vali Hasan Basri Güzeloğlu tören sonrası sahneye çıkarak öğrencileri tebrik etti, başarılar diledi.

Öğleden sonra da milli eğitim müdür vekili Sadık Uysal, okul müdürü Ayhan Erin ve öğretmenleri makamında kabul ederek kutladı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 57 yıllık yaşamını anlatan, canlandıran, yaşatan Cahit Elginkan Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencilerini kutluyorum.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha rahmet ile şükran ile saygı ile anıyorum.

ATATÜRK’Ü UNUTANLAR

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 78 yıldönümü anma törenine gitmeden önce internetten günlük gazetelerin birinci sayfalarını okudum.

Her zaman olduğu Yeni Akit Gazetesi, Yeni Asya Gazetesi, Milli Gazete Atatürk’ten tek kelime etmiyordu.

Yadırgamadım. Aksine gazetelerinde Gazi Mustafa KemalAtatürk’e tek satırlık yer verselerdi şaşırırdım.

Yeni Şafak Gazetesi ise en altta tek sütundan “Saygıyla Anıyoruz” diyerek geçiştirmiş.

Ama Cumhuriyet ile yaşıt olduğunu söyleyen, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün eserlerine en fazla sahip çıktığını iddia eden Cumhuriyet Gazetesi’nin internette yayınlanan birinci sayfasında tek kelime yoktu.

Son günlerde yöneticileri ve yazarları PKK-FETÖ üyesi olmakla suçlanan Cumhuriyet Gazetesi’nin böyle bit vefasızlığı yapacağına inanamadım.

Endişemi, sitemimi gazetede arkadaşlarla paylaşırken sıkı bir Cumhuriyet okuru olan sevgili Mevlüt Soysal, “Hocam bayilerde satılan Cumhuriyet Gazetesi, Atatürk’ü özel kapak yapmış” dedi.

Doğrudur. Cumhuriyet Gazetesi’ni internetten okumak isteyenlerin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümü ile ilgili bırakın tam sayfa, tek kelime de olsa okumaya hakkı yok mu?

Cumhuriyet Gazetesi’ni çıkaranların Gazi Mustafa Kemal Atatürk hassasiyeti sadece gazeteyi bayiden alanlarla mı sınırlı?

Yapmayın Allah aşkına! O zaman Cumhuriyet Gazetesi’nin Yeni Akit Gazetesi, Yeni Asya Gazetesi, Milli Gazete’den ne farkı var?

Üniversite ve Conkbayır‘FETÖ’cülerine af çıktı!

15 Temmuz akşamı darbe girişimine kalkışan FETÖ/PDY (Fetulahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması) üyesi olduğu iddiası ile on binlerce kamu görevlisinden bir kısmı işten çıkartıldı, bir kısmı açığa alındı, bir kısmı da tutuklandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Eylül ayı başlarında “At izi it izine karışmasın” uyarısının ardından illerde oluşturulan komisyonlar dosyaları yeniden incelemeye başladı.

Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğü, savcılık ve emniyetten aldığı yeni bilgiler ışığında daha önce çocuklarını FETÖ okullarına gönderdiği gerekçesi ile açığa aldığı Tıp Fakültesinde çalışan 3 hemşirenin 3 aylık süreleri dolmasının ardından göreve iade etti.

Bu arada Kocaeli Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokul Müdürü Cüneyt Oysu ile Karamürsel Gazanfer Bilge Meslek Yüksekokulu eski müdürü Mehmet Kamil Dilek OHAL’den gelen bilgi doğrultusunda FETÖ’cü ve e Banka Asya ile ilişkileri olduklar iddiası ile açığa alındılar.

KOÜ’nün açığa aldığı akademisyenler arasında Çöp Fabrikası KOÜ temsilcisi Prof. Dr. Ertan Durmuşoğlu’nun da bulunduğu iddia ediliyor.

3 asistan ve bir yardımcı doçentin isimlerinin de ihraç talebi YÖK’e bildirildiğini öğrendim.

Önceki gün üniversitede açığa alınanlarla göreve iade edilenleri sorduğum Rektör Prof. Dr. Sadettin Hülagü, net ve açık konuştu, “OHAL, Savcılık ve Emniyetten gelen bilgiler doğrultusunda FETÖ ve PKK ile ilişkisi olan

“Babamın oğlu olsa acımam” dedi.

CONKBAYIR ÖĞRETMENLERİ

15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ/PDY bağlantısı olduğu belirlenen özel okullar kapatıldı.

Başiskele’de bulunan, öğretmen ve öğrencilerinin büyük bölümünün Atatürkçü olduğu bilinen Conkbayır Eğitim Kurumları da FETÖ’nün “kriptolu okulu” olduğu iddiası ile kapatılarak binaları hazineye devredildi, öğretmenlerin lisansları iptal edildi.

Sahiplerinden Saim Ekinci ile müdür Ömer Kurt’un By Lock kullandıkları tespit edilerek tutuklandı. Diğer 2 ortağının Pensilvanya’ya kaçtığı iddia edildi.

Yapılan itirazlar üzerine, milli eğitim bakanlığı talimatı ile kurulan komisyonlar lisanları iptal edilen öğretmenlerin durumlarını OHAL’den gelen bilgiler doğrultusunda yeniden değerlendiriliyor.

Önümüzdeki günlerde bürokratik işlemlerin tamamlanmasının ardından Conkbayır Eğitim Kurumlarında görevli yaklaşık 30 kadar öğretmenin, iptal edilen lisanslarının kaldırılarak resmi ya da özel eğitim kurumlarında görev alabilecekleri belirtiliyor.

Trump, gazeteleriters köşeye yatırdı!

Gazetecilerin gözaltına alınarak tutuklandığı, gazete haberlerinin sorgulandığı bugünlerde gazeteciliğin olmazsa olmazı “Gerçek, güncel, kamu yararı, masuniyet karinesi” gibi kurallara uyan gazeteci sayısı parmakla gösterilecek kadar azaldı.

Teknolojinin kullanımı ile birlikte araştırmadan, masa başında“kes, kopyala,yapıştır” haberciliği yapanların sayısı çoğaldı.

Değişik gazetelerde yayınlanan özel haberleri izin almadan, kaynak göstermeden kullanarak “emek hırsızlığı” yapanlar mantar gibi bitmeye başladı.

Gazetecilik böyle yapılınca “medya güven yitiriyor” iddiaları da ayyuka çıktı.

Rakiplerine haber atlatmak için yapılan gerçek dışı haberler hem gazetelerin hem haberi yapanların güvenirliliğini tartışır hale getirdi.

Önceki gün yapılan ABDseçim sonuçları dün (9 Kasım Çarşamba) saat 9.30 açıklanmasına rağmenHillary Clinton’ın başkan seçildiğini açıklayan gazeteler gibi.

İşte, ABD’de seçimler devam ederken Hillary Clinton’ın başkan seçildiğini açıklayarak ters köşeye yatan gazeteler;

PostaGazetesi“Clinton başkan”, Yeni Şafak Gazetesi“ABD başkanını seçti”, Milliyet Gazetesi“ABD seçimini yaptı”, Vatan Gazetesi“İlk kadın başkana doğru”.

550 delegenin 289’unu alan Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump’un başkanlığını ilan etmesi gazetecilerin yanı sıra anketçiler, araştırmacılar, uzmanlar, yorumcular, mevcut Başkan Barak Obama, 4 yıl FirsyLady olarak oturduğu Beyaz Saray’a başkan olarak çıkmaya hazırlanan Hillary Clinton için de sürpriz oldu.

POSTA ÖZÜR DİLEDİ

ABD Başkanlık seçim sonuçlarını oylama devam ederken “kehanette” bulunarak 9 Kasım Çarşamba günü manşetlerine “Seçimi demokratların adayı Hillary Clinton kazandı” yazan gazetelerden POSTA, bir gün sonra 10 Kasım Perşembe günü okurlarından özür diledi.

Seçimi Donald Trump’unkazandığını “Yeni Amerika” başlığı ile verirken, özrünü şu cümlelerle açıkladı, “Herkesten önce duymak ve duyurmak her gazetecinin özlemidir. Önceki gece de duygumuz buydu. Amerika’daki siteler, TV’ler, yorumcular, uzmanlar, ilk açılan sandıklar anketleri doğruladı dedik, atik davranalım dedik. Taşradan gelen oyları beklemeden Hillary Clinton’ı başkan ilan ettik. Aşırı sürat felaket getirdi. POSTA’ya yakışmayan bir hata yaptık. POSTA tarihinde ilk ve son bu.”

Ya diğerleri; Yeni Şafak, Milliyet, Vatan? Bir gün önce Hillary Clinton’ıbaşkan ilan eden onlar değilmiş gibi okurlarından tek kelimelik “özürü” çok gördüler.

Yeni Şafak Gazetesi; Çarşamba günü Hillary Clinton fotoğrafını kullanarak “ABD başkanını seçti” demesine rağmen perşembe günü Donald Trump’un başkan seçildiğini “Dünya Ters Köşe” başlığı ile verdi.

Milliyet Gazetesi; Çarşamba günü Hillary Clinton’ı öne çıkararak “ABD seçimini yaptı” demesine rağmen Perşembe günü “Trump 45. Başkan” yazdı.derkenilemeyihiçbir şey olmamış, gibi okurları ile alay etmeye devam etti

Önceki gün yapılan ABD’de başkanlık seçimi devam ederken açıklanmayan sonuçları kehanette bulunarak yanılan gazeteler gibi bizde benzer “ters köşe” olan gazeteler olup olmadığına bakalım.

TAV CEO’su Sani Şener’eLegionD’honneur nişanı

Alanında“bir numara”olan, ekonomiye artı değer kazandıran kişileri unutmayıp hatırlamak çok güzel.

Yaptıklarını, katkılarını, projelerini “Marifet İltifata Tabidir”diyerek ödüllendirmek ise çok anlamlı.

TAV Hava Limanları Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Sani Şener’in

“Légiond’Honneur”nişanı ile onurlandırılması gibi.

Bugüne kadar iş dünyasından, üniversitelerden onlarca ödül alan Sani Şener adının Napolyon Bonapart tarafından olağanüstü hizmetlerde bulunan kişilerin onurlandırıldığı listeyeyazılmasına sevindim.

Sani Şener adının Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Celal Atik, Yaşar Kemal, İnan Kıraç, Rahmi Koç, Güler Sabancı, İhsan Doğramacı, Orhan Pamuk, Kamran İnan, Ali Bozer, Murat Karayalçın, Oya Eczacıbaşı, Ara Güler’in de aralarında olduğu 150’siTürk 3 bin kişi ile anılmasından gurur duydum.

Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Charles Fries ileİstanbul Başkonsolosu BertrandBuchwalter evsahipliğiyaptığı İstanbul Beyoğlu Fransız Sarayı’nda düzenlenen törende SaniŞener’ineşi Asumanhanım, kızı Damla, oğlu Ozan ve gelini Halede

“Légiond’Honneur”ödül törenine tanıklık etti.

Kocaeli Üniversitesi önceki Rektörü, YÖK Başkan Danışmanı Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu’nun kardeşi TAV Hava Limanları Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Sani Şener’i

“Légiond’Honneur”nişana layık görülmesi nedeni ile kutluyor, başarılar diliyorum.